Rusça, konuşan kişi kişi açısından dünya çapında Çince, İngilizce ve İspanyolca’dan sonra 4. en yaygın dil . Birleşmiş Milletler’in 6 resmi dilinden biri. Rusça, bütün eski SSCB coğrafyasında, ABD, Kanada, İsrail, Almanya, Polonya’da ve hatta Türkiye’yi de dahil edersek toplam 260 milyon kişi tarafından konuşulan bir dil’dir. Rusya’da Rusça konuşanların sayısı 130 milyon, 110 milyon kişi için de Anadil. Nereye giderseniz gidin bütün kıtalarda Rusça konuşanlara rastlayabilirsiniz.
Rusya ve Türkiye’nin komşu olması, ticari ve sosyal ilişkilerinin gelişmesine sebep olmuştur. Günümüzde özellikle inşaat sektöründe ve mimarlık alanında uğraşanlar, Rusya ile çalışan inşaat mühendisleri, iş adamları, iş gezilerine çıkan üst düzey yetkililer; Türkiye’de ise özellikle turizm ve tekstil sektörlerinde çalışanlar için Rusça bilmek bir gereklilik haline geldi. Birçok uluslararası şirkette Rusça’ya hakim olan kişiler, işe alım ve yerleşme süreçlerinde bir adım daha önde tercih edilmektedir.
Rusya’nın köklü kültürel mirası, turistler tarafından çok ilgi görüyor. Rusya’ya yolculuk yaptığınız süre içerisinde Ruslar ile rahat kontağa geçmenin sırlarından biri, yabancı birisi olarak sizden Rusça duymaları olacaktır. Markette, taksi, kafe ve restoranlarda İngilizce konuşmak ya da jestlerle bir şeyler göstermek yerine ‘dobriy véçir’ (iyi akşamlar) ve ‘spasíba’ (teşekkürler) gibi en basit Rusça kelimelerini kullanırsanız Ruslar’ın gönlünü alırsınız.
5. TAHMİN EDİLDİĞİ KADAR ZOR OLMAYAN BİR DİL;
Rusça’yı öğrenmek diğer dilleri öğrenmek sanıldığı aksine zor değildir. Rusça Doğu Slav dilleri grubuna girer. Türkler, Rusça’da Kiril alfabesi kullanıldığı için öğrenmenin çok zor olduğunu düşünüyorlar. Ayrıca Rusça gramer yapısı Türkçe dilinden çok farklı olduğu görülünce hepten ümitsizliğe kapılıyorlar. Tabii ki, Rusça’nın kilit noktaları var, fakat pes etmeye değer değil. Kiril alfabesi bir derste kolay öğrenilebilinir. Gramere de önem verilip temel kuralları üzerinde çalıştıktan sonra Rusça öğrenmek artık zevkli bir hale gelmekte.